9 Ekim 2024 Çarşamba

Müslüman..

İstanbul’da Müslüman, Hristiyan ve Yahudilerin barış ve huzur içinde yaşadığı bir bayram günü küçük Agop babasına sitem eder:
-Baba biz niye kurban kesmiyoruz, bizim Tanrı’mız yok mu, der.
Babası ısrara dayanamaz. Mantıken de reddedemez. Ama karısı karşı çıkar:
-Yahu sen delirdin mi? Ermeniler kurban kesmez, der.
Der ama baba bir kere karar vermiştir. Gider güzel bir koç alır. Bir de iri bir bıçak. Bıçağı kapıp koçun yamacına geçer. “Baba, oğul ve Kutsal Ruh olan tek Tanrı’nın adıyla…” deyip bıçağı sallar.
Ama koçun ayaklarını bağlamamıştır. Koçu Tutma işi küçük Agop’tadır. Koç, ilk sıyrığı aldığında Agop kendini metrelerce uzakta bulur. Koç önde baba arkada bahçede döner dururlar.
Komşusu yan bahçeden seslenir:
-Boşuna işkence çekme, git Müslüman kahvesinden birini bul, o kessin! der.
Babanın aklına yatar, hemen elinde bıçak kapıdan fırlar, üstü başı kan içinde kahveye dalar. Gören kenara kaçar. Telaşlı ve aceleci bir ses tonuyla:
-Aranızda Müslüman var mı? der. Herkes telaşla ayaklanır. Kahvenin ortası anında boşalır. En akıllıları çaycıdır:
-Kahvede Müslüman ne gezer, sen camiye git, Müslümanlar orada, der. Baba oradan çıkıp camiye koşar. Öğle namazının duası yapılmaktadır. Arkadan:
-Aranızda Müslüman var mı? diye bağırır.
Cemaat kaçışır. Arka saftaki biri en önde mihrapta sırtı dönük dua eden imamı eliyle işaret eder:
-İşte aha Müslüman! der.
Baba agop öne doğru ilerler. İmam neler oluyor diye ayağa kalkıp döner ki elinde koca bir bıçak, üstü başı kan içinde Ermeni babayı görür. Baba, imama:
-Sen Müslümanmışsın, doğru mu, der.
İmam bir gözü kanlı bıçakta, diğer gözü ise Ermeni’de, kısık ve titrek bir sesle:

-Dur yahu! İki rekat namaz kıldırdık diye hemen Müslüman mı olduk…

22 Ocak 2021 Cuma

Trump Cehennemde..

Trump virüsten ölür.   Cehenneme gider. Zebani onu beklemektedir.
Zebani, "Ne yapacağımı bilemiyorum. Listemdesin ama hiç boş yerim yok. Şimdi şöyle yapacağız. Burada pek de senin kadar kötü olmayan üç kişi var. Sana yer açmak için onlardan birinin gitmesine izin vereceğim. Kimin gideceğine SEN karar vereceksin."
Öneri Trump'ın hoşuna gider.
Zebani ilk odayı açar. İçeride Richard Nixon ve büyük bir su havuzu vardır ve defalarca dalıp dalıp yüzeye boş elle çıkmaktadır,  cehennemdeki kaderi budur.
"Hayır!" der Trump. "İyi bir yüzücü değilim ve bunu bütün gün yapabileceğimi sanmıyorum."
Zebani onu yan odaya götürür.  İçerisi taşlarla doludur ve Tony Blair elindeki balyozu sürekli sallamaktadır.
"Hayır! der Trump, omuzumda sorunum var, bütün gün kayaları kırarsam sürekli acı çekerim!"
Zebani üçüncü kapıyı açar.  Bill Clinton, kolları başının arkasında, bacakları açık vaziyette yerde çıplak yatmakta, Monica Lewinsky de üzerine eğilmiş, ona en iyi yaptığı şeyi yapmaktadır.
Trump bir süre şaşkınlıkla bakar ve, "Evet, bunu yapabilirim" der.
 Zebani gülümser...
"Monica, serbestsin, gidebilirsin!" 

3 Ocak 2018 Çarşamba

Havlayan Köpek..

Temel, arkadaşı Dursun'un yeni yılını kutlamak için yayladaki evine misafir gider… Bahçe kapısını açarken, hırlayıp havlayan dev gibi iri köpeği görünce şöyle bir duraksar… Pencereden bakan Dursun seslenir:
“Ula korkma öyle!.. Bilmez misin, bir atasözü vardır hani, ‘Havlayan köpek ısırmaz' derler….”
Temel yine huzursuzdur… Korka korka sorar:

“Tamam ula, ‘Havlayan köpek ısırmaz!' Anladum ama… Ya bu köpek o atasözünü bilmiyorsa?”

29 Ağustos 2017 Salı

Ne yapmiceez, gurur yapmiceez..

Temel at yarışı oynamaktadır.
Bir arkadaşından çok iyi tüyo veren bir adamın adını öğrenir. Hemen koşar:
Bugün yapılacak yarışta hangilerine oynamalıyım? der.
Adam şöyle bir bakar:
Sen kaç yaşındasın? diye sorar.
'38' der Temel. Adam da;
'Tamam, git 3 ve 8' e oyna.'
Gerçekten adamın verdiği tüyo yarışlar sonunda tutmuştur.
Temel ikinci hafta yine gider. Adam:
'Sen kaç kilosun?' der.
Temel ' 76 kiloyum.' deyince;
'Bu hafta da git 7 ve 6' ya oyna.' der.
Bu yarışın sonuçlarını da adam doğru tahmin etmiştir.
Arkadaşları da şaşkınlık içinde izlemektedirler.
Bu kez Temel neyi var neyi yok satar.
Parasını cebine koyar, yine aynı adamın yolunu tutar.
Adam bu kez başka bir soru sorar (onu siz tahmin edin)
Temel şaşkınlık içinde ' 25 cm. ' deyince adam da
'Bu sefer de 2 ve 5'e oynayacaksın' der.
Arkadaşları yarışın sonuçlarını çok merak etmektedirler.
Ertesi gün hemen Temel' in yanına koşarlar,
Temel'in morali çok bozuktur.
Hemen sorarlar ne oldu diye.
Temel' in verdiği yanıt ise şudur:

'Gururumun kurbanı oldum. 1 ve 3 kazandı.'

Hörgüç..

Anne ve yavru deve tembel tembel yemeklerini yerken birden yavru deve anneye dönmüş:
- Sana bir şey sorabilir miyim, anne?
- Elbette yavrum sor.
- Anne, bizim niye hörgücümüz var?
Anne gururla:
- Bu hörgüçlerde biz su biriktiririz yavrum ve bu sayede çölde herhangi birisinden çok daha uzun süre susuz dayanabiliriz.
- Peki Anne, bizim bacaklarımız niye bu kadar uzun ve ayaklarımız yuvarlak?
- Evladım der anne deve biraz daha gururlanarak..
- Bu sayede biz çölün kumlarında herkesten daha rahat ve daha hızlı hareket edebiliriz.
- Bunu da anladım, peki, kirpiklerimiz niye böyle uzun, bazen görüşümü bile bozuyorlar.
- Hayatım onlar gözlerimizi çölün kumlarından korur, gözümüze kum kaçmaz...
- Anladım, hörgüçlerimiz çölde daha uzun dayanabilmemiz için su depolar, Bacaklarımız uzun ve böylece çölde daha hızlı ve rahat hareket edebiliriz, kirpiklerimiz gözlerimizi çölün kumlarından korur... Anlayamadığım şey o zaman bu Allah’ın cezası hayvanat bahçesinde ne işimiz var?
*

Becerileriniz, yetenekleriniz, özellikleriniz ve tecrübeleriniz sadece doğru yerdeyseniz işinize yarar. (Siz şu anda neredesiniz???)